Türkçeden Yabancı Dillere Geçen Kelimeler

Dilimizden yabancı dillere geçen baklava, yoğurt, kebap gibi yiyecek isimlerini görünce balkona bayrak asan amca görseli aklınıza geliyor olabilir. Üstelik dilimizden diğer dillere geçen verinti sözcükler yalnızca yiyecek isimlerinden ibaret değil.

Yıllardır sürekli yabancı dillerden dilimize geçen alıntı ve kullandığımız yabancı sözcüklerin dilimizi körelttiğini söylüyor ve tartışıyoruz. Ancak pek çoğumuz, dilimizden diğer dillere geçen verinti sözcük sayısının azımsanmayacak kadar çok olduğunun farkında değil. Örneğin Osmanlı Türkçesi konuşulan dönemlerde Balkan dillerine pek çok kelime geçtiğini söyleyebiliriz. Elbette çoğu kelime o günkü haliye kalmamış olabilir. 

Dilleri canlı birer varlık gibi düşünürsek bu durumu daha kolay kavrarız. İnsanlar birbiriyle etkileştiği sürece böyle dil etkileşimleri de olabiliyor. Özellikle yabancı dil odaklı bir dizi, film izlerken yiyecek ve içecek gibi hayatın çok içinden günlük sözcüklere denk gelebiliyoruz. Bunlardan bazıları da dilimize has sözcüklerden. Fakat bu kategorinin dışında kelimeler de bulunuyor. Şimdi hep birlikte bu verinti sözcüklerin bazılarına göz atalım.

Kayık kelimesi hepimizin aşina olduğu bir kelime.

kayık

Üstelik İngilizceye “caique” şeklinde geçmiştir.

Eski demir ütüleri hepimiz bilmesek de ütü kelimesine yabancı değiliz.

eski demir ütüler

Bu kelime Rusçaya “utyug” olarak geçmiştir.

Döşek kelimesi de aslına çok yakın bir şekilde geçmiştir.

döşek yer döşeği

Sırpça ve Makedonca “dusek” Arnavutça “dyshek” şeklinde geçmiştir.

Sancak kelimesi de bir ses değişimiyle geçmiş bulunuyor.

sancak

İngilizceye sanjak şeklinde geçmiştir.

Sütlaç kelimesi de yine sadece bizde bulunmuyor.

sütlaç

Özellikle mutfak kültürümüze has bu tarz tatlı, yiyecek ve içecek gibi kelimelerin daha çok diğer dillere geçtiğini fark etmişsinizdir. Sütlaç Boşnakça, Sırpça ve Makedonca “sutlijas” şeklinde “sütlaç, sütlü aş, sütle yapılan tatlı” anlamını koruyarak geçtiği dilin yapısına göre ufak değişimlere uğramıştır. 

Boya sözcüğü bulunduğu dillerin yapısına göre farklı görünüyor.

Arnavutça boje, Makedonca ve Sırpça boja şeklinde geçmiştir.

Oklava kelimesi çok büyük bir değişime uğramamış.

oklava

Arnavutça “okllai” Sırpça “oklagija” şeklinde geçmiştir.

Yorgan kelimesi de birkaç dile ufak değişimlerle geçmiş.

yorgan

Arnavutça, Makedonca ve Sırpça jorgan; Bulgarca yurgan, yorgan şeklinde ses değişimlerine uğramış ancak “içi doldurulmuş örtüyorgan” anlamındadır.

Bulgur hepimiz için bilindik kelime.

bulgur

Aslında bizim için çok tanıdık olan bu kelime pek çok dile “bulgur” kelimesi Macarca, Makedonca, Almanca, İngilizce, Bulgarca, Arnavutçaya bulgur şeklini koruyarak geçti. Kelime “bulgur, bulgur tahılı” anlamlarını karşılıyor.

Kalpak kelimesi belki çok sık duyduğumuz bir kelime değil ama Atatürk’ün meşhur kalpaklı fotoğraflarına aşinayız.

kalpak

Keçe külah, deri veya kumaştan yapılmış başlık, şapka gibi anlamlara gelen “kalpak” kelimesi Bulgarca, Ermenice, Arnavutça gibi dillere kalpak şeklinde geçmiş. Her kelime gibi bu kelime de geçtiği dilin yapısına göre ufak değişimlere uğrasa da büyük ölçüde aynı haliyle kullanılmış.

Düğme kelimesi de çok az değişime uğrayan kelimelerden.

düğme

Sırpça, Boşnakça ve Makedonca dugme şeklinde “düğme” anlamındadır. 

Birçok dilden aldığımız ve birçok dile verdiğimiz kelimeler bulunuyor. Bunların tüm takibini yapabilmek çok geniş çapta bir çalışma yapmak demek. Elbette bu kelimelerden çok daha fazlası bulunuyor; fakat biz bu içeriğimizde sizler için en bilindik olan sözcükleri derledik.

  • Kaynak: Türkçe Verintiler Sözlüğü, Prof. Dr. Günay Karaağaç

Anlamları Sürekli Birbirine Karıştırılan 10 Kelime

Başa dön tuşu