Bilim insanları, üniversite öğrencilerinin öğretim üyelerinin performanslarını değerlendirirken cinsiyet ayrımcılığı yaptığını ortaya çıkardı. Buna göre öğrenciler, hangi cinsiyet grubundaki akademisyen daha azsa onlara düşük puanlar veriyor.
Birçok üniversite, dönem veya yıl sonunda öğrencilerin öğretim üyelerinin performanslarını değerlendirmesi için derslerin işleyişinden materyal kullanımına kadar birçok konuyu kapsayan anketler düzenler. İşte bu konuda yapılan bir araştırma, öğrencilerin değerlendirirken neleri hesaba kattığı konusunda bazı ilginç bilgiler sunuyor.
ABD’deki Cincinnati Üniversitesi, Colorado Boulder Üniversitesi ve Clemson Üniversitesi’nden üç araştırmacı, öğrencilerin öğretim üyelerini değerlendirirken cinsiyet ayrımcılığı yaptığını ortaya koydu. Bulgular, Proceedings of the National Academy of Sciences’ta yayınlandı.
Öğrenciler, hangi cinsiyet grubundaki kişiler daha azsa onlara düşük puanlar veriyor
Daha önceki araştırmaların, ırk, cinsiyet, çekicilik gibi durumların öğrencilerin değerlendirmesini etkilediğini ve hâliyle pek sağlıklı sonuçların çıkmadığını gösterdiğini belirtmemiz gerek. Şimdiki araştırma ise, sonuçları çarpıtabilecek farklı bir faktörü işaret ediyor. Buna göre öğrenciler, bölümlerindeki akademisyenlerin cinsiyet baskınlığına göre değerlendirme yapıyor.
Bir örnek verelim. Araştırmacılar, bölümdeki öğretim üyelerinin çoğu kadınsa, öğrencilerin erkek akademisyenlere daha düşük puanlar verdiğini buldu. Ayrıca bir bölümün çoğunluğu erkekse, kadın hocalara daha düşük puanlar verildiği de görüldü.
Sonuçlar, Clemson Üniversi’nde 4,700 ders veren akademisyenler için yapılan 100.000’den fazla öğrenci değerlendirmesinin analiziyle elde edildi.
Kurumlarda cinsiyet eşitliği sağlamak bu önyargının önüne geçebilir
Ayrıca bu önyargılar hakkında bilgi almak için bir deney de yapıldı. Deneyde, üniversitede olmayan bir bölüm için sahte bir internet sitesi oluşturuldu. Sitede, burada farklı alanlarda ders verenlerin cinsiyetlerine ve fotoğraflarına yer verilirken öğrencilerin de bu akademisyenlerin değerlendirmesi istendi.
Toplanan veriler incelendiğinde ise yine benzer sonuçlarla karşılaşıldı. Öğrenciler, cinsiyet açısından azınlıkta olan öğretim üyelerine yine düşük puanlar verdi. Sayılar eşitlendiğinde ise aradaki farkın azaldığı gözlemlendi.
En Az %50’sini Bilemeyenlerin İnsan İçine Çıkmaması Gereken Genel Kültür Testi!
Bilim insanları, bu tarz bir önyargının neden oluştuğu konusunu incelemedi. Ancak yapılan açıklamalarda, kurumlarda cinsiyet eşitliği sağlamanın bu tarz önyargıların önüne geçebileceği vurgulandı.